Son Yıllarda CHP Ve AK Parti…

 Merhabalar sevgili okurlarım. Öncelikle tüm baba ve baba adaylarının geçmiş babalar gününü kutluyor, vefat eden tüm babalara da rahmet diliyorum.
Geçtiğimiz hafta bir platformda, Cumhuriyet Halk Partili ve Milliyetçi Hareket Partili 5-6 arkadaşla sohbet ettik. Hepsi köşe yazılarımı takip ettiğini ve beğendiklerini dile getirdiler. Israrla siyasi konulara neden daha fazla değinmediğimden şikayet ettiler. Bende ara sıra ve konunun gidişatına göre değinmek zorunda kaldığımı söyledim. Bu haftaki köşe yazımda bu konuda bir şeyler yazmamı istediler. Bende hoşunuza gitmeyecek şeyler olabileceğini de söyleyerek bir şeyler karalayacağımı söyledim.
Gelelim konumuza. Benim için siyasi görüşün önemi yoktur. Her fikirden insana saygım vardır.
Benim için aslolan insan faktörüdür, inancı hayat görüşü, yaşam tarzı ve siyasi görüşü beni ilgilendirmez. Kırmızı çizgim ise; Vatan-Millet-Bayrak ve devlettir. Yani söylemleri ve icraatları bu 4 hassasiyetimden birine zarar veriyorsa o zaman eleştirmekten çekinmem. Tabi diğer tüm köşe yazılarımda olduğu gibi bu ve gelecekteki yazacaklarımın tamamı kendi özgür düşüncelerimdir. Beğenenlerde olacaktır beğenmeyenlerde.
İslam alemi ve ülkemiz insanının yaşam şekli, demokrasi anlayışı ve özgürlük düşüncesi gerçekten çok enteresan. Mesela gezi olaylarındaki gibi bir özgürlük anlayışı olamaz. Herkesin özgürlüğü karşıdaki kişinin özgürlüğüne zarar verdiğinde biter. Hiçbir özgürlük sınırsız değildir ve dahi olmamalıdır. Yine şükür ki vatandaşlarımız oynanan oyunun farkına varıp, gerçekten masum bir demokratik tepkiyle başlayan ancak farklı boyutlara doğru yol alan bu yanlıştan döndüler. Yani başlarda doğasever vatandaşlarımızın demokratik tepkileri ile başlayan bir olay, polisin bilinçli (PDY olayı ile anlaşıldı) aşırı güç kullanması, farklı odakların devreye girmesiyle neredeyse isyan ve iç savaş noktasına geliyordu.
Her daim söylediğim gibi demokrasi sokakta aranmaz, tam tersine sokakta kaybedilir. Hele böyle bir kritik süreçten geçerken, tüm siyasi partilerin ve vatandaşların yaptıkları ve yapacakları şeyleri ince eleyip sıkı dokuyup, sonucunu hesaplamalıdırlar. İşte tamda bu günlerde malumunuz üzere Cumhuriyet Halk Partisi “Adalet” vurgusuyla yürüyüş başlattı. Tabi ben bu duruma karşıyım ve doğru bulmuyorum. Demokrasi ve siyaset gibi adaleti aramanın yeri de sokalar değildir, hele bu ülkenin etrafını ateş çemberi olduğu bu süreçte. Sizleri bilmem ama, Irak’ta, Libya’da, Mısır’da, Suriye’de ve en sonunda Katar’da yaşatılanların nihai hedefinin Türkiye olduğu kanaatindeyim ben. Bu nedenledir ki en çok birliğe ve dirliğe ihtiyacımızın olduğu bu zamanlarda bu tarz eylemlerin ülkemize zarar vereceği kanaatindeyim.
Bazılarınızın, ülkenin durumu çok mu iyi? Tepki göstermeyelim mi? dediğinizi duyar gibiyim. Evet ülkemiz bir çok konuda, AK Parti döneminde inanılmaz sıçramalar yaptı. Hayal dahi edilemeyen şeyler gerçekleşti.
Ancak özellikle son yıllarda inanılmaz şımarmaların olduğunu, adam kayırmaların had safhaya ulaştığını kabul etmeliyiz. Son yıllarda Ak Parti’nin aldığı oyların neredeyse % 80’i sırf sayın Erdoğan için verilen oylardı. Yani belediyeler ve teşkilatların çoğunluğu sınıfta kaldı. Şimdi sayın Erdoğan Cumhurbaşkanı olduğuna göre, eğer yerel seçimlere kadar temizlik yapılıp, teşkilatlar eski yıllarına dönmezlerse Ak Parti’nin %30’un altına düşeceği aşikârdır. Ak Partili belediye ve teşkilatlar, CHP döneminde eleştirilen, halka tepeden bakma, lafla tamam olur deyip gerçekte ilgilenmeme, nasılsa kazanıyoruz mantığına bürünmüş durumdalar.
Peki CHP ne yapmalı? CHP halktan tepki alan sokak çağrılarına, PDY sözcüsü görüntüsüne, ülke aleyhine mi değilmi diye hiç bakmadan her şeye muhalefet etmeye son vermelidir. Halka tepeden bakan, bu ülkenin gerçek sahibi biziz görüntüsünden uzak durmalıdır. İnançlara ve halkın değerlerine samimi olarak saygı göstermeyi öğrenmeli ve dahi buna halkı inandırmalıdır. Ak Parti’nin başarısının sırrı olan, kapı kapı dolaşmalı, kendi partisinden olmayanların gönlünü almalı, alçak gönüllü davranmalıdır. Şu anki yöntemleri antipati topluyor. Özellikle sokak söylemleri ve ülkenin huzuruna zarar verecek söylemler, halkın nazarında ciddi tepkiler alıyor. Hele bu son referandumdan sonra %50+1 oy alınması gerektiğini düşünecek olursak, bu tutumlarını devam ettirmeleri durumunda CHP hiçbir zaman iktidar olamayacaktır.
Selam ve Dua ile…

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.