Ülkemizde 80 Milyon Hain Mi Var?

 Merhabalar sevgili okurlarım.  Malumunuz üzere son günlerin moda konusu, tahmini olarak Nisan ayında yapılacak Referandum. Bende bu hafta bu konuyla ilgili bir şeyler yazayım istedim. Öncelikle yapılacak referandumun ülkemiz ve milletimiz için güzel sonuçlar doğurmasını temenni ediyorum. Demokrasilerde, her birey fikirlerinde ve tercihlerinde özgürdür ve dahi olmalıdır. Ülkemizde demokrasi kültürünün henüz tam olarak yerleşmediği de maalesef hepimizin malumudur. Dikkat ediyorum da her kesin dilinde demokraside demokrasi… Ama maalesef demokrasiyi dillerinden düşürmeyenler en çok demokrasi dışı söylem ve eylemde bulunuyorlar. Bu ifademde belirli bir görüş veya ideolojiyi kastetmeden hepsi için söylüyorum. Son günlerde sosyal medyada dikkatimi çeken herkesin birbirini hain ilan etmesi. Sosyal medyaya baktığımız zaman Ülkemizdeki yaklaşık 80 Milyonun tamamı hain… Hayırcılar Evetçilere, Evetçilerde Hayırcılara hain diyor. Bu halde tüm vatandaşlarımız hain oluyor maalesef. Bu durum çok acı ve beni çok üzüyor. Birbirimize saygı göstermeyi, farklı düşünce ve fikirleri hazmetmeyi ne zaman öğreneceğiz.  Farklı düşünce ve ideolojiler olmasa demokrasiye de gerek olmazdı zaten. Burada ölçüt, Karşıt fikirli olanlara saygılı olmaktır. Her birey düşünce, fikir ve yaşam tarzında özgürdür, ta ki karşısındaki insanın özgürlüğünü kısıtlayana kadar. Benim gözümde hayırcılarda, evetçiler de hain değildir. Herkes kendine uygun tercihini yapacaktır. Yeni anayasa paketini yüzeysel olarak inceledim. Aslında hayat felsefem olan ve hep dediğim gibi “Bakış açısı” çok önemlidir. İyi niyetli olunursa her sistem ve yönetim tarzının kendine göre olumlu ve olumsuz yönleri vardır. Hali hazırdaki, parlamenter sistemimizde çok güzel bir sistem. Ancak geçmişimiz bu sistemin nasıl kilitlendiğinin birçok örneği ile dolu. Örneğin, 1990 yıllarda bir anayasa kitapçığı fırlatıldı piyasalar ve ülke alt üst, minik partiler kuruldu. Eski bir başsavcı ortaya çıkıp “367” diye bir şey icat etti sistem kilitlendi.  Dış ve iç (medya, ordu vb.) müdahalelerle birçok hükümet değişikliği oldu ve bunların bir çoğu da halkın isteği dışındaydı. Bu tarz durumlarda sizce demokrasiden bahsetmek doğru olur mu? Bir düşünün, ABD 227 yılda 44 başkan seçmiş (Bazılar iki dönem yapmış ve Trump 45. Başkan), Türkiye’de 93 yılda 65 Hükümet değişmiş. Bu rakamların önemi ne diye soracak olursanız? Cevap; İstikrar. Bir ülke için, özelliklede Ülkemiz gibi gelişmekte olan bir ülke için istikrar en önemli husustur. Yeni anayasada amaçlananında İstikrar olduğu kanaatindeyim. Maalesef son yıllarda her şeyi kişilere endeksleyen bir yaklaşım var. Çok yanlış bir yaklaşım. Olaylara kişisel değil ilkesel bakılması gerektiği kanaatindeyim. Bu gün Erdoğan vardır, yarın bir başkası… Yukarıda da söylediğim gibi, eğer iyi niyetli olunursa güzel bir sistem olabilir. Bakanları Cumhurbaşkanı seçeceği için, partilere aldıkları oylara göre bakanlık dağıtımı yapıp demokrasi daha işlevsel hale getirilebilir. Yeni pakette en önemli husus istikrar yani koalisyonların olmamasıdır bana göre. Ancak Hayırcıların bir itirazını da dikkate almamız gerekebilir. Bir kişiye bu kadar yetki verilmesi ne kadar doğru… Bu gün Erdoğan var diye Evetçiler sorun çıkarmıyor, Hayırcılar sorun çıkarıyor. Diyelim ki sonraki yıllarda şimdi hayır diyenlerden bir aday güçlü olsa tam tersi olacak; Hayırcılar “Evet”, Evetçiler “Hayır” diyeceklerdir. Burada içimizi rahatlatan, gelecek kişinin kim olursa olsun halk tarafında seçilecek olması. Eğer yanlış yaparsa halk cezalandıracaktır. Doğru işler yaparsa halk yine kendilerine teveccüh edecektir. Unutmayınız, bu halk yılların siyasetçisi ve partilerini bir gecede yerle yeksan etmiş bir halktır. Halka güveneceğiz. Kararı ne olursa olsun saygı göstereceğiz. Demokrasinin temeli de budur, Her zaman son sözü halk söylemelidir. Şahsen henüz karar vermiş değilim ancak sandıktan çıkacak her karara saygı duyacağımı, gerçek bir demokrasi tutkunu olarak buradan beyan ediyorum. Herkes çıkacak karara saygı göstermek zorundadır. Demokrasi diye bağırıyorsak saygı göstermeyi ve hazmetmeyi kesinlikle öğrenmemiz zaruridir. Özellikle takrar etmek istiyorum; Hayır diyende Evet diyende hain değildir. Yeter ki demokratik yöntemleri sabote veya devre dışı bırakmaya kalkışmasınlar.  Sana göre demokrasi bana göre demokrasi yoktur, demokrasi tektir.
Selam ve Dua ile…

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.