Yine Çarşıya inmeye karar verdim. Bu defa Resmi Kurumları ziyaret etmeye karar vermiştim.
İlk olarak Toki’den aşağı yavaş yavaş inerken etrafa bakınıyor, yeşillikleri seyrederken o mis gibi temiz Ahlat havasını doya doya içime çekiyordum. Etrafa her baktığımda İstanbul’un kalabalığından ne kadarda bıktığımı anlıyordum. Kızıldere’nin üzerine yapılan Otogara geldiğimde yine birkaç dost gördüm, çay içip muhabbet ediyorlardı. Hemen yanlarına gidip selam verdim. Selamlaşmadan sonra başladık muhabbete…
Muhabbetin konusu yaz ayı olması dolayısıyla da Ahlat’taki olmaması gereken su sorunuydu. Niye olmaması gerektiğini birazdan anlayacaksınız. Muhabbet esnasında içlerinden birinin kullandığı kelime tek kelimeyle beni şok etti. Bir Ahlat’lıya yakışmayacak şekilde; “Ben Bahçemi şebeke suyu ile suluyorum, bilerek akşamdan sabaha kadar açık bırakıyorum” demez mi? Sanki Kaynar sular aktı başımdan… Nasıl olabilir böyle bir şey dedim kendi kendime…O suda Sadece Ahlat’lıların değil, Tüm canlıların hakkı var zira…
Kendisine yeterince sitem edip ayrıldım oradan. Yavaş yavaş aşağı çarşıya doğru yol aldım. Önce Belediye binasına gittim. Sevgili Başkanımız Mümtaz Çoban belediyede değildi. Bende hazır gitmişken belediye binasında diğer çalışanları ziyaret etmeye çalıştım. Zabıta müdürü Ayvaz Hakverdioğlu’nu, Bayram Beyi ve birkaç dostu ziyaret ettikten sonra belediyeden ayrıldım. Aşağı çarşıdan yukarı çarşıya doğru çıkarken, Arçelik Bayii (Tatlısu Ticaret) Vehbi Tatlısu ve Yılmaz Tatlısu beylerle sohbet edip çaylarını içtim. Daha Sonra Hemen yan tarafında bulunan Neslihan Güvendik Akdemir’in başkanlığını yaptığı Ahlat Engelliler derneğine’de uğradım. Eniştem Servet Gül oradaydı, Yılmaz Tatlısu da geldi, muhabbet sohbetten sonra ayrıldım.
O meşhur rampayı çıkıp Kaymakamlık binasına geldim. İlk önce Nüfus Müdürlüğüne bir uğradım. Orada Teyze oğlu, Harabe şehirde yıllarca Muhtarlık Yapmış Fevzi Dolan’ın oğlu Emre Dolan’a uğradım. Bu arada Muammer beyde oradaydı. Bir yandan Çayları yudumlarken bir yanda da sohbet harikaydı. Daha Sonra Kaymakam beye uğramak için yukarı çıktım. Güzel tesadüf buya; Kaymakamımız Sayın Bülent Tekbıyıkoğlu, Belediye Başkanımız Sayın Mümtaz Çoban ve Jandarma Komutanımız beraber kaymakamlığa geldiler. Kaymakamlık makamına geçip sohbete başladık. Bu üçlünün Ahlat’ımıza katkılarını inkar etmek bana göre nahoş bir durum olur. Hazır Ahlatımın Yetkililerini bulmuşken, hepsinden ve ilk ağızdan detaylı bilgiler edinmek benim için ayrı bir onur ve mutluluktu.
Her Üç yetkilimize de Teşekkür ediyor, Başarılarının devamını diliyorum, Allah yardımcıları olsun…
Bu arada Kaymakamlığa gelmişken Zübeyir Ergezen abime uğramamak olmazdı. Odasına uğrayıp kendisiyle de muhabbet ettik.
Önümüzdeki Hafta Sayın Belediye Başkanımız Mümtaz Çoban Beyin, Makamında bize verdiği Detaylı bilgilendirme ile ilgili, özelliklede projeler ve su konusunda aktardıklarını kaleme almaya çalışacağım.